Bildiğiniz üzere Orhan Pamuk Nobel Ödülü olan bir yazar. O nedenle derinlik sağlama, karakter çizimi ya da edebi kalite oluşturma konusunda net çok iyi. Bununla ilgili sanıyorum ki kimse olumsuz bir yorum yapamaz. Konuşması ne kadar kötü ise eline kağıt kalem alınca da bir o kadar iyi bir yazar. Bunu bu eserinde de yine ortaya koymuş. Ama bir o kadar da sıkıcı mevzular var, oraya birazdan gireceğim. Bu kitabında bir aşk hikayesine derinlemesine inme konusunu işleniyor. Ama bana kalırsa bu bir aşk hikayesi değil. Buna isterseniz libido, isterseniz psikolojik rahatsızlık, isterseniz de takıntı, bağımlılık vs ne derseniz deyin ama aşk bence bu mevzuya çok uzak. Edebi dünyadaki aşk hikayelerinden sonra bu hikayeyi modern aşk hikayesi olarak önümüze koymaları bence dönemsel olarak da sorgulanması gereken bir mevzu. Yani Kerem ile Aslı, Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin evrile evrile günümüze Kemal ile Füsun aşkı olarak geldi ise ben bunu kabul etmiyorum, edemiyorum. Ya dönem bitmiş, ya aşk...
Kendi halinde bir okur İnstagram:bidunyakitapgrubu youtube:bidunyakitapgrubu X:bidunyakitap__ shopier:BiDunyaKitapGrubu