Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Mayıs, 2025 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Jack London - Demir Ökçe İncelemem

Demir Ökçe kitabı hem politik açıdan hem de edebi açıdan çok önemli distopik bir roman olarak karşımıza çıkıyor. 20.yy da yazılmış olmasına rağmen, kurgusal olarak oluşturulan 27.yy panoramasını bizlerin gözü önüne sunuyor. Kitap, distopik eserler kategorisinde değerlendirildiğinde çok önemli bir yere sahiptir. Kitapta ana konulardan bir tanesi işçi sınıfı ve kapitalist sınıf arasındaki çatışmadır. Kitabı özellikle oligarşik düzenin getirmiş olduğu olumsuz tabloyu görmek açısından beğeneceksiniz. Küçük ve ayrıcalıklı bir grubun iktidarda olduğu yönetim şekli olan oligarşinin zararları kitabı bitirdikten sonra sizi içine çekecek. Oligarşik düzen eleştirisi olarak en çok beğenilen distopya eserlerinden George Orwell'in 40 sene sonra yazacağı 1984 kitabına da fikir anlamında öncülük etmiştir. Avis kitabın en önde gelen kadın karakterlerinden biridir. Bu anlamda da mücadeleci kadın duruşu ile kitaba daha derin, duygusal ve insani bir hal katmıştır. Bir diğer önemli kısımda kitaptaki ge...

Orhan Pamuk - Kara Kitap İncelemem

Orhan Pamuk'un daha önce iki kitabını okudum: Masumiyet Müzesi ve Benim Adım Kırmızı. Masumiyet Müzesini beğenmedim, Benim Adım Kırmızı ise kesinlikle bana göre çok iyiydi. Bunun en temel nedeni sadece birden fazla edebi teknik ile yazmış olması, hepsinden başarı ile çıkması değildi. Aynı zamanda da kitabın sonunda bulunan yüzlerce kitabın özümsenmiş halinden kaynaklanıyor da olabilir. Kara Kitap isimli bu kitabını okuyunca şunu net bir şekilde anladım ki; Orhan Pamuk, kesinlikle farklı olmayı, tehlikeli olsa da yeni bir şeyler denemeyi, birden fazla edebi teknik kullanmayı, hatta yeni edebi teknikler keşfetmeyi seviyor. Bu üstesinden gelip gelmemesi ile bence doğru orantılı değil. Bu işe girişmekten zevk alıyor. Çünkü hangi kitabını okursanız okuyun, iki kitabının edebi dili, anlatım tarzı, betimlemeleri, yorumları, artık ne derseniz deyin birbirine benzemiyor. Bunu Orhan Pamuk yazmıştır kesin diye kitabın kapağına bakmadan kolaylıkla diyemezsiniz. Pamuk’un eserlerinde Doğu ile Ba...

Ben Neyzen - Sinan Yağmur

Sinan Yağmur edebi tarzı diye bir gerçek var. Bu kitapta yine kendine özgü o biyografik ve tasavvufi yönlerini harmanlayarak eseri nakşetmiş. Tasavvuf dünyasının en önemli isimlerinden biri olan Neyzen Tevfik'ten dolu dolu bahseden bu kitap, bence net bir şekilde kendi içinde tatmin edici, sade bir dille yazılmış, şiirsel ve akıcı bir eserdi. Öncelikle şunu belirtmeliyim ki kitap çok kısa. Ve 2-3 günde rahatlıkla bitirebilirsiniz. Fakat Sinan Yağmur'un duygusal derinliği ile kitabın bütünleşmesi sizde unutulmaz bir anı bırakacak. Kitabımız sadece tarihi bilgiler ışığında ilerlemiyor. Kurgunun da yoğun olduğu tasavvufi ezgiler sizi unutulmaz bir yolculuğa çıkarıyor. Eserde Neyzen Tevfik’in İstanbul’daki meczup halleri, ardından Bodrum’da geçen yılları, Bektaşi ve Mevlevi tekkelerindeki maceraları, sarhoşluğu ve neye olan aşkı incelikle, tıpkı bir telkari ustasının gümüş işlemesi gibi işlenir… Kitap, onun neyle konuşması, hakikati arayışı ve mevcut sisteme, sahtekârlığa karşı çık...