Tess Gerritsen, Çin kökenli Amerikalı roman yazarı ve emekli pratisyen hekimdir. Gerçek adı Terry'dir. Adını değiştirme nedeni yazarlık hayatında erkek olarak sanılmasındandır. Gizem ve polisiye denilince çağdaş edebiyatta sanırım akla gelecek 5 isimden de aynı zamanda biridir. Bahçe işleri, romantik kitaplar ve keman onun hayatının özetidir desek abartmış olmayız. Doktorluk ile ilgili çevresini ve tecrübesini edebiyata çok başarılı altarabildiğini söylemek mümkündür. 40 farklı ülkede yayımlanan kitapları, 25 milyondan fazla kopya satmıştır.
Tess Gerritsen, kendisi ile aynı kategorinin büyük isimleri olan James Patterson ve Stephen King'in de onayını almış; Stephen King onu "Michael Crichton'dan bile daha iyi" olarak tanımlamıştır.
2001'de Gerritsen'in ilk suç gerilim romanı olan şu an incelemesini yaptığım Cerrah kitabını yayımlanmıştır ve cinayet masası dedektifi Jane Rizzoli bu kitapta ortaya çıkmıştır. Bu kitapta ikinci karakter olmasına rağmen Rizzoli, 13 sonraki romanın odak noktası haline gelmiştir ve hatta onu adli tabibi Dr. Maura Isles ile de eşleştirmiştir. Kitaplar, Angie Harmon ve Sasha Alexander'ın başrol oynadığı Rizzoli & Isles televizyon dizisine ilham kaynağı olmuştur. Gerritsen ayrıca dizinin son sezonunda Isles'ın edebiyat alanında kendini kanıtlamasına yardımcı olan bir yazar olarak da kısa bir sahnede görülmüştür.
Cerrah, 2002 yılında En İyi Romantik Gerilim Romanı dalında Romance Writers of America tarafından RITA ödülüne layık görülmüştür.
Cerrah kitabından bahsedecek olursak; kitapta yukarıda da belirttiğim gibi doktorluk deneyimi çok fazla hissedilmiştir. Cerrah, kitaptaki seri katilin aslında lakabıdır. Boston sokaklarında tıbbi bilgisini kullanarak kadın cinayetleri özellikle işleyen, özellikle savunmasız kadınları seçen ve onları sistematik bir biçimde öldüren bir seri katildir.
Dedektif Thomas Moore eşliğinde davayı yürüten Jane Rizzoli bu davadaki dedektiflerdir. Kopya cinayet konusu bu esnada günyüzüne çıkar. 2 yıl önce işlenen cinayet metodunun bire bir aynısı tekrarlanıyordur. Tüm olaylar bu konunun etrafında şekillenir.
Kitap, yazarın doktorluk kariyerinin vermiş olduğu tecrübe ile bazı sahnelere acımasız, detaylı betimlemelerle ve mide bulandırıcı şekilde yansımıştır.
Kitapta dedektiflerin sizi rahatsız eden körlükleri de mevcut. Herkes her şeyin farkında ama bir şeyler sanki kitap uzasın diye görülmüyor, görünmek istenmiyor gibi bir durumda vardı. Dedektifler katilin etrafında yuvarlak yapıyorlar ama sanki bilerek yakalamıyorlar gibiydi.
Bir polis olarak hadi be oradan dediğim anlar çok oldu. 2 yıl öncesi ile ilgili bir bağlantı kurmamaları fazla amatör geldi hatta. Doktorluktaki hünerini polisiyeye yansıtamamış demem bence doğru bir tespit olacaktır.
Sürükleyicilik, gizem, olay yeri örgüsü, ipucundan katile gitme gibi konuları sevenler tatmin olacaktır. Uyanık ve tecrübeli polisiye okurları da bazı aleni hatalara sinir olacaktır. Tıp ve romantik unsurları da yine kabul görecek nitelikteydi.
Yine Rizzoli'nin güçlü kadın duruşu ve kitaptaki varlığı çok kıymetli idi. Kitaptaki kadınların yaşadığı ne yazık ki aslında gerçek şeyler. Umarım kadın cinayetleri, tacizleri, istismarları, tecavüzleri bir gün son bulur. Çünkü araştırırsanız göreceksiniz ki benzerlerini yaşayan onlarca kadın zaten geçmişte fazlası ile oldu.
Kitaptaki cinayet biçimleri kesinlikle mide bulandırıcı bu arada, o nedenle kitap +18 ibaresi ile kesinlikle değerlendirilmeli. Seriye de Çırak kitabı ile devam etmek isterseniz devam edebilirsiniz. Çevirmen de bu arada bence iyiydi, yine storytel de kitabı isteyen serinin tamamı mevcut, dinleyebilir.
Kitaba puanım 8.
Rizolli ve isles hayranı olarak kitaptan çevrim olduğunu sizden öğrendim, kitaplara ilgimi arttırdı, emeğinize sağlık
YanıtlaSilÇok güzel. Tebrik ederim.
YanıtlaSil